Ramiz Karaeski kullanıcısının gönderdiği mesajdan alıntı Öyleyse; ben elendim, siz devam edin. Gelecekte bir gün avukatlığı bırakıp, yazılımcılık ya da siber güvenlik üzerinden ana meslek olarak devam edersem ya da hepsini salıp; hayalimdeki müzisyenlik ve taklit ile tamamen Ata Demirer stili bir devamlılık sağlayabilirsem ben kaldığınız yerden yetişirim size. Hoş; ülke olanakları henüz sanata değer noktasında fazlasıyla elverişsiz, bu yüzden bu benim açımdan ütopya ne zaman gerçekleşir bilemem. Belki de hiç gerçekleşmez. Ama bahsettiğiniz koşulların, sıradanlığın, monotonluğun, herkesleşmenin karşısında elimden geldiği ölçüde direncimi sürdürmeye çalışıyorum bakalım. Ülkede sanat ruhu barındıran beyaz yakalılar kaldı mı sahiden? Gözlerim yaşardı! Ütopyalar mavi gezegenin dışına çıkmamızı sağlayan ve bu dışındalığın derin sularında yüzerek hayata bambaşka bi' pencereden bakmamızı sağlarlar. Bu nedenle onlara sıkıca tutunmanı tavsiye ederim. Hayal kurmak ve hayalciliğin esiri olmak arasında bi' hayli fark var çünkü. Sağlıkçı olan fakat Türkolog ve yazar olma hülyaları taşıyan biri olarak, yazdıklarını okurken kendimi görür gibi oldum. Nice direnişlere ve gerçekliğin ete kemiğe büründüğü ütopyalar dileyelim o hâlde!