Tekil mesaj gösterimi
Alt 11 Aralık 2023, 21:55   #1
Çevrimiçi
Beatrice
Borderline Kişilik Bozukluğu




Borderline Kişilik Bozukluğu
Www.TrendForum.Net

Borderline Sınırda Kişilik Bozukluğu (BKB), nüfusun % 2-3’ünü etkileyen ciddi ve karmaşık bir kişilik bozukluğudur. Eskiden şizofreninin “sınır”ı olduğu düşünülürken, şimdi daha çok depresyon gibi duygulanım bozukluklarıyla veya Dikkat Eksikliği/ Hiperaktivite Bozukluğu gibi dürtü kontrol bozukluklarıyla ilişkili olduğu düşünülmektedir. BKB görülen kişiler, duygularını düzenlemede ve dürtülerini kontrol etmede zorlanırlar. Çoğunlukla dürtü ve duygularını hem uygunsuz öfke gösterileri hem de kendilerini yaralamak veya intihar davranışı şeklinde dışa vururlar. Kendilerini yaralamaları çoğunlukla intihar davranışı olmamasına rağmen, BKB hastalarının önemli bir bölümü intihar yoluyla ölürler.

BKB’li kişilerde depresyon ve anksiyete/kaygı yaygındır ve pek çoğunun bağımlılık sorunu vardır. BKB’li bireyler çoğunlukla uzun süreli bir ruh sağlığı hizmetine ihtiyaç duyar ve psikiyatri başvurularının 20%’sini oluştururlar. Bozukluğun ciddiyetine karşın, son araştırmalar göstermiştir ki terapi zamanla büyük bir gelişmeye sebep olur ve iyileşme için umut yaratır.


BKB’nin belirtileri nelerdir?

BKB’li bireyler dramatik ruh hali değişimleri, huzursuzluk ve şiddetli öfke gibi belirtiler gösterir. Ruh hali salınımları çoğunlukla stresli hayat koşullarına ve özellikle de kişiler arası ilişkiler ya da iç çatışmalara tepki olarak ortaya çıkar. BKB’li bireyler, dışlanma ve algılanan terk edilmeye karşı şiddetli bir duyarlılığa sahiptir ve terk edildiklerini hissettikleri zaman patlayan bir öfke veya kendine zarar verme ve intihar davranışıyla tepki verirler. Bu davranışlar yakın kişiler arası ilişkilere zarar verdiğinden, BKB’li bireyler dışlanma veya terk edilme gibi büyük korkularını tahrik ederler.

Boşluk ve sıkıntı, kimlik karmaşası ve müsriflik, riskli cinsellik, madde kullanımı, dikkatsiz araç kullanımı veya oburluk gibi dürtüsel davranışlar diğer BKB belirtileridir. BKB’li bireyler zaman zaman strese bağlı paranoya veya mantıksız düşünce gösterebilirler. Ayrıca “siyah ve beyaz” kalıpları içinde düşünür ve yüceltme (her şey harika) ya da yerin dibine batırma (her şey rezalet) dışında tanımlama yapmazlar.


BKB’ye ne sebep olur?

Belli bir süre BKB’nin yanlış çocuk yetiştirme tutumundan kaynaklandığı düşünüldü ve birçok aile haksız yere zan altında kaldı. Bugün kabul edilen görüş ise, daha çok biyolojik yapının BKB’nin çok önemli bir bileşeni olduğu ve bozukluğun hem genetik hem de çevresel faktörlerden kaynaklandığı yönündedir. Son araştırmalar, BKB’ye sahip bireylerin duygu ve dürtü kontrolünden sorumlu nörotransmitterleri arasında dengesizlik olduğunu göstermiştir. Bu tür bir dengesizliğe sahip bireyler, stresle baş etme yeteneklerini kaybedebilirler.

BKB’nin tamamıyla biyolojik bir zaaftan dolayı oluşma ihtimali varsa da, birçok BKB’li bireyin geçmişinde travmatik erken çocukluk deneyimleri vardır. Yüzde 50-70 kadarı, çocuklukta cinsel taciz yaşadıklarını bildirmişler, birçoğu geçmişinde sözlü ya da fiziksel tacize maruz kalmıştır. Çoğunlukla aile bağımlılığı ya da bozukluktan kaynaklanabilecek tutarsız ebeveynler oldukları görülmüştür. Bir ebeveynin ölümü ya da ebeveynlerin ayrılmasından kaynaklanan erken kayıp veya travmatik ayrılma da oldukça yaygındır.


BKB’nin aile üyeleri üzerindeki etkisi nedir?

Aile üyeleri çoğunlukla kendilerini şaşırmış ve tükenmiş hissederler. Şiddetli ruh hali değişimleri ve öfke patlamaları korkutucu ve yıkıcı olabilir. Harcama, madde bağımlılığı ve cinsellik gibi alanlarda dürtüsellik çoğu kez evlilik çatışmasına sebep olur. Hastanın kendisine zarar verdiği ataklar ve tekrarlanan intihar girişimleri sonucu, yakınlar sevdiklerinin güvenliğine dair duydukları kaygıyla yıpranabilirler. Bazı zamanlar, eşler ve aile üyeleri bu kendine zarar verici hareketleri ve intihar davranışı yüzünden sevdiklerini kısıtlar ve yasaklar koymak ile ona yakınlaşmak arasında kalırlar. Yakınları BKB yaşayan kişilerin, kendilerini çökmüş hissetmesi ve suçluluk, utanç ve çaresizlik duygularıyla uğraşması olağandışı olaylar değildir.


Alıntı
__________________
"Bakın benim parolam sevgidir. Ama ben şiddeti de yerine göre bir enstrüman olarak kullanırım."
 
Alıntı ile Yanıt