Tekil mesaj gösterimi
Alt 20 Eylül 2024, 00:59   #25
Çevrimiçi
Alistair
Yanıt: Ally's Quotes




Dante bana iyi gelmişti.
Sonra ona kitabından bahsettim. Cehenneminden, oradan nasıl çıktığını, bana bir yol göstermesini istedim. Bana bakarken sanki kim olduğumu biliyordu, ama hiç sormuyordu. Ona kendimi anlatmak, yaptıklarımdan bahsetmek istiyordum, bir an bunun gurur duyulacak bir yanı olmadığını anladım ve sustum.
Bu adamın ölmemesi gerekiyordu, yaşaması, benim gibi sonsuza dek yaşaması. Böyle bir zihin, böyle bir zekâ, böyle bir asalet ve şahsiyet yok olamazdı. Ona üstü kapalı bu durumdan bahsettim. Ölümsüzlüğün kudretinden.
211 Bana şiddetle karşı çıktı, ölümsüzlüğün yanlış olduğundan değil bunu kesinlikle istemediğinden.
Çünkü o gerçekten sevdiği kadına, Beatrice'e kavuşmak istiyordu. Ölümsüzlüğü reddetti. Ve kitabından bir bölümle bana bir nasihatte bulundu.
"Hadi kalk! Bedenin ağırlığı altında ezilmedikçe her savaşı kazanan cesaretinle yen kapıldığın her telaşı."
Boynumu büktüm. Ben bunu yapamazdım. Benim savaşım kendimle değildi, hayatlaydı, telaşım ölememek adınaydı. Bunu ona söyledim. Ruhumun bedenime hapsolduğunu ve orada tamamen kirlendiğini.
“ Buda der ki: Ruhu kirli olan, bunu yüzüne yansıtır.
Oysa evlat, ben senin yüzünde kirli hiçbir şey görmüyorum. Ne yaparsan yap, yaptıkların korkunç şeyler olabilir; hatta bilsem dehşete bile düşebilirim ama gerçekten ne yaparsan yap yine kendine dönersin, içine. Oraya sığınırsın, çiinkü göremediğin o bir yerlerde temiz kalmış, saf ve kutsal bir şey vardır: Bir inanç kırıntısı. Tanrı bunu insanlara sağlar. O kırıntı büyür, çoğalır ve kirlenmiş ne varsa siler atar. İşte senin yüzünde bu var. Ruhun senden habersiz yapıyor her şeyi. O senin içinde hapsolmamış, sen onun içinde hapsolmuşsun. Kendini özgür bırak, böylece ruhunun sana eziyet etmediğini anlayacaksın. ” Başımı kaldırıp ona baktım. “Ve Buda yine der ki:
Bütün yapmış olduğunuz fenalıklar, sütün yavaş yavaş koyulaştığı gibi, bir gün ayaklarına dolaşacak ve kül altında kalan ateş gibi seni yakacaktır. ” Sandalyesine yaslanıp bana baktı. Yüzünde merhamet vardı. İlk defa bir insanın karşısında ezilip büzülmüş, kendimi çaresiz hissetmiştim.
“ Buda*dan başladıysak onunla sonlandıralım. Ona göre; mutluluğa ulaşmanın yolu, ıstırap ve çileli 212 yaşama katlanıp bunun son bulmasını beklemektir. Ben de sana son olarak bunları söylüyorum. Bu süreç ne kadar uzun olursa olsun dayanmalısın, yaptıkların ayağına dolansa da kalkıp devam etmesini bilmelisin.
Doğru yolu elbet bir gün bulacaksın. Yalnız değilsin. ” Ayağa kalkıp kitabımı kalbimin üzerine bastırdım.
Açık penceresine doğru yürüdüm ve yıldızsız geceye baktım. Dante'yi bu son görüşüm olacaktı, bunu hissediyordum. Gitmeden, "bekle” dedi içine doğmuşcasına.
"İranlı şair Şirazi der ki; Ölülere ağlama. Kuşların bile terk ettiği kafeslerinde değiller artık. Sen de yasından kurtul. Bu yasla kendini göremezsin. Ölüler ölmüştür. Kalanlar sırasını beklemek zorundadır. O sıra hiç gelmeyecek olsa bile. ” Başımı sallayıp onun gözleri önünde yok oldum.
Dante bana bir ders vermişti. Hayatım boyunca unutmayacağım, hep içimde taşıyacağım o şeyi öğretmişti. Yalnız değildim, Tanrı beni izliyordu.
Yaptıklarıma izin veriyordu. Cehennemi önce kendimde yaşatıyordu. Peki sonra?

Paranoya/ Tuba Arık
~
__________________

İmzalardaki bağlantıları veya görselleri görüntülemek için gönderi sayınızın 10 veya daha fazla olması gerekir.
 
Alıntı ile Yanıt