Bir gün kıyamet gibi çakılacağım gökyüzüne. O zaman cehennemin ateşi, İsrafil'in nefesi, İsa'nın çilesi ben olacağım. İşte o gün, Nuh'un gemisini put zanneden İbrahim kadar pişman olacaksın. Ama ben, kutsallığını avuçlarında kaybetmiş ve parçalanmış olacağım çoktan. Çünkü içimde, temmuz ve şubatın savaşından meydana gelmiş bir mevsim var. Ne tam üşüyorum ne de yanabiliyorum.
Ben, o inanç ormanında recm edilen korkuluğum.
Bana aittir en büyük dönüm.
Senli hayallerim ne toz ne de pembe.
Her dönüşüm, yeniden ölüşüm...