|
05 Şubat 2023, 12:41 | #131 |
Çevrimiçi
Schmiss
|
Yanıt: Tanıyorum, Kinsin Sen!
Yâ leytehâ kânetil kâdiyete
__________________
İmzalardaki bağlantıları veya görselleri görüntülemek için gönderi sayınızın 10 veya daha fazla olması gerekir. |
|
05 Şubat 2023, 20:10 | #132 |
Çevrimiçi
Schmiss
|
Yanıt: Tanıyorum, Kinsin Sen!
Anlam yüklediğim her şeyin kimyasal silahtan, o anlamı yüklediğim ve güvendiğim kişinin de kendi ülkesine kimyasal silah atan Irak’lı Saddam Hüseyin’den farksız olduğunu gördüğümde, aynı şeyi ben de dedim. Sonra neyi kabullendim biliyor musun; insanların, “sevdikleri için” değil de “çıkarları oldukları için” bana katlandıklarını.
__________________
İmzalardaki bağlantıları veya görselleri görüntülemek için gönderi sayınızın 10 veya daha fazla olması gerekir. |
|
05 Şubat 2023, 20:43 | #133 |
Çevrimiçi
Schmiss
|
Yanıt: Tanıyorum, Kinsin Sen!
“Sırf ateist olmaktan korktuğum için Kur’an’ı okumuyorum diyen bir arkadaşım vardı. ‘Hiç camiye gitmezdi ama.’” Bence iki tür insan var hayatta. Biri “ispat” derdinde olan, diğeri “çıkar” peşinde koşan. Ama dikkat edelim de ikisi de aynı kişi olmasın. Güvendiğim ve inandığım insanlar da öyleydi. Kendi ülkesine soykırım yapan cinsinden.
__________________
İmzalardaki bağlantıları veya görselleri görüntülemek için gönderi sayınızın 10 veya daha fazla olması gerekir. |
|
05 Şubat 2023, 22:32 | #134 |
Çevrimiçi
Schmiss
|
Yanıt: Tanıyorum, Kinsin Sen!
Bir insan tarafından en son ne zaman yarı yolda bırakıldın?
İki sene önce tanıdığın insanların kaçıyla aynı oranda görüşmeye devam ediyorsun? En son aynaya gerçekten eksiklerini görmek için ne zaman baktın? Aynı aynaya bakarken, kapatmak için değil de kusurunu daha iyi göstermek için çabaladın mı? Kaç insana dürüst oldun, kaç insandan dürüstlük bekledin? Kaç kere içten küfür etmek yerine sahte gülücüklerle kirlettin yüzünü? Kaç insanı öldürdün içinde, yaşamaya devam edebilmek için? Acılarını üst üste koyup tırmanan insan, Tanrı ile göz göze gelir mi? Tanrı’nın insana olan güvensizliği, insanın Tanrı’ya olan inançsızlığına eşit midir? Şüphe su ve güven ateş olsaydı, hangisi kazanırdı? “Öyle bir düş ki; annen bile sarıldığında acısın her parçan.” diyen kişi, beddua mı etmiş olur, yoksa sitem mi? Gelmeyecek zaman, şimdiki zamanın geçmiş zamana kurban adadığı insan mezbahası mıdır? Bir şeyleri kontrol etmek mi zor, kontrolü eline vermek mi? Direksiyonda olmak mı tehlikeli, arka koltukta oturmak mı? Cennetteyken cehennemi merak etmek acı verir mi? Merak, cennette başıma iş açar mı? Cehennemden cennete gelmek iki üniversite bitirmiş gibi olur mu? Cennete gitmeye çalışmak, kooperatife girmek sayılır mı? Cehennem, sıfır binaya taşınmak sayılmaz mı? Kan çanağı gibi gözlerinden kendini seyrettin mi hiç? Daha yeni tanıştığın birinin yokluğu, beş yılını verdiğin insanın terk etmesi kadar koyar mı? İki çarpı iki dört oluyor mu her zaman? Bir artı bir “bir” olmuyor mu çoğu zaman? İki farklı yarım, aynı bütünü oluşturuyor mu en çaresiz anlarda? Doğduğun yere ait hissetmiyorken, bir bedene ait hissettiğin oluyor mu? Allah’a bile ait hissetmiyorken çoğu zaman, dünyaya nasıl ait hissedebiliyorsun sen? Bakış açısını silah olarak düşünürsek; kötülerin elinde mi doğruları yok eder, yoksa beyinsizlerin elindeyken, aklını kullananları mı yok eder? Tıklım tıklım otobüslerdeyken tüm sesler birbirine karıştığında, bir de üstüne şoförün dinlediği ağır müzik onlara vokal olurken, sadece içindeki seslerden rahatsız olduğun anıların var mı senin? İçindeki çığlıklar, ruhuna faça atıyor mu senin de? Normal olan şeyleri seyretmek senin de canını yakıyor mu bazı anlarda? Geçmişte aynı fotoğraf karesine gülümserken poz verdiğin insanı, yıllar sonra tesadüfen sokak ortasında rastlarken ciğerin ***iliyor mu senin de; başını başka yöne çevirip, yanından hızlıca geçerken? Saatlerce aynı fotoğrafa bakıp Everest’ten boşluğa atlıyor ama ölemiyor gibi hissettiğin oluyor mu hiç? Kalp atışlarının adımlarından daha yavaş attığı oluyor mu eve giderken? Milyonlarca kazıktan, terk edilişten, yarıl yolda bırakılıştan sonra karşılaştığın bilmem kaç milyonuncu yeni insana “işte doğru seçim” dedikten sonra, o ****** çocuğu da vampir filmlerindeki avcılar gibi en ölümcül bölgene kazığı atıp, aynı kervana katılırken, arkasından bakıp; Kahpe Bizans filmindeki İlletyus karakterinin o kadar kılıç darbesine rağmen “Acımadı ki” cümlesi eşliğinde attığı kahkahalara benzer kahkahalarının gözyaşlarına karışmasını seyretmek, Pedofili videoları kadar iğrenç duruyor mu yüzünde? Karşındakinin anlattığı ile senin düşündüğün şeyler birbirine çarpmasın diye kendini yırttığın oluyor mu günde bir de olsa? Aynı olaya hem şok olup, hem de gayet normal karşıladığın oluyor mu ayda bir de olsa? İntihar edemeyecek kadar kendinden nefret ettiğin oluyor mu yılda bir de olsa? Ses tellerinden kule yaptığın oluyor mu? İki farklı, hatta tamamen zıt kelimeye aynı anlamları yüklediğin oluyor mu hiç her doğum gününde? Arkandan konuşan insanlara küfür ederken haklı olduklarını düşündüğün oluyor mu hiç? Kendini kandırdığını fark etmemek için kendini harcadığın oluyor mu hiç? Kimsesiz olduğunu kabullenmek için “Sana ihtiyacım var” diye mesaj attığın oluyor mu hiç bilmediğin bir numaraya? Gölgeni görünce sevindiğin oluyor mu hiç? Karanlığa ait hissedip odanın lambasını söktüğün oluyor mu hiç? Sevdiğin insanlara kazık attığın oldu mu hiç? Yarı yolda bırakıp kaçtığın insanları suçlamak için kendini akladığın insanlar oldu mu hiç? Bir gün olsun kendini suçladığın oldu mu hiç? İnkâr ederken inandırdığın şeyleri, itiraf ederken inandıramadığın oldu mu hiç?
__________________
İmzalardaki bağlantıları veya görselleri görüntülemek için gönderi sayınızın 10 veya daha fazla olması gerekir. |
|
05 Şubat 2023, 22:47 | #135 |
Çevrimiçi
Schmiss
|
Yanıt: Tanıyorum, Kinsin Sen!
Mahalle maçında topumuza diken girmişti. Sonra o dikeni çıkarmak yerine topa iyice saplamıştık. Tıpkı acıyı başka bir acıyla dindirdikleri ağrı kesici iğneler gibi. Çünkü çıkarırsak inecekti havası ve en heyecanlı yerinde kesecekti oyunumuzu. Velhasılıkelam, insan ruhu da böyleydi işte. Her şey mükemmel devam ederken bir anda diken gibi saplanıyordu içime ve çıkarmak yerine daha da derine saplamaya çalışıyordum. Buna siz ne derseniz deyin, ben kabullenmek diyorum.
__________________
İmzalardaki bağlantıları veya görselleri görüntülemek için gönderi sayınızın 10 veya daha fazla olması gerekir. |
|
05 Şubat 2023, 23:13 | #136 |
Çevrimiçi
Schmiss
|
Yanıt: Tanıyorum, Kinsin Sen!
İnandığın ne varsa seni yaralayacak. Ama daha kötüsü var. Seni öldüren şey, inandığından şüphe etmek olacak Sami.
__________________
İmzalardaki bağlantıları veya görselleri görüntülemek için gönderi sayınızın 10 veya daha fazla olması gerekir. |
|
11 Şubat 2023, 19:34 | #137 |
Çevrimiçi
Schmiss
|
Yanıt: Tanıyorum, Kinsin Sen!
Şöyle bir gerçek var; hepimiz ayıkken yalan, ayrılırken doğruyu, sarhoşken de içimize attıklarımızı söyleriz genelde ve içimizdekiler, doğrunun en saf halidir.
__________________
İmzalardaki bağlantıları veya görselleri görüntülemek için gönderi sayınızın 10 veya daha fazla olması gerekir. |
|
11 Şubat 2023, 19:49 | #138 |
Çevrimiçi
Schmiss
|
Yanıt: Tanıyorum, Kinsin Sen!
Tolga Can bana, “Yanlış olduğunu düşündüğün şeylere tepki verip karşı çıkacaksan, tepkin o yanlışa değil, o yanlışın olmasına izin verenlere olsun” derdi. O halde, ağustosböceğine sırtını dönen karıncayı haklı bulduran sistemin değil, o sisteme karşı çıkmayanların ******* *******!
__________________
İmzalardaki bağlantıları veya görselleri görüntülemek için gönderi sayınızın 10 veya daha fazla olması gerekir. |
|
11 Şubat 2023, 20:33 | #139 |
Çevrimiçi
Schmiss
|
Yanıt: Tanıyorum, Kinsin Sen!
Arabaya bindiğinde, kaza yapma düşüncen, kaza yapma ihtimalinden iki kat daha fazladır. O nedenle düşünce, eylemden daha yıpratıcıdır.
__________________
İmzalardaki bağlantıları veya görselleri görüntülemek için gönderi sayınızın 10 veya daha fazla olması gerekir. |
|
11 Şubat 2023, 21:29 | #140 |
Çevrimiçi
Schmiss
|
Yanıt: Tanıyorum, Kinsin Sen!
İnsan, iki türlüsünü sever: ya yara açanı, ya da yara açmayı. Ortası yok. Ama yarayı, yara bandından daha çok sever. Çünkü hiç kimse; yara bandını, kanaması durmuş bir yara için kullanmaya devam etmez. Bu bağlamda da, insanı en son yarası terk eder.
__________________
İmzalardaki bağlantıları veya görselleri görüntülemek için gönderi sayınızın 10 veya daha fazla olması gerekir. |
|
İçeriği Sosyalleştir |
Etiketler |
dipnoz, giriş, hel, kimsin, kinayet, kinsin, mahîsin, min, sen, seni, sûi, tanıyamıyorum, tanıyorum, yazgıtay, zana |
Şu anda bu konuyu görüntüleyen etkin kullanıcılar: 20 (0 üye ve 20 konuk) | |
|
TrendForum.Net genel forum paylaşım sitesidir. Bu nedenle foruma kaydolan tüm gerçek kişiler, kontrole tabi tutulmaksızın içerik paylaşabilmektedir. TrendForum üzerinden paylaşılan mesaj, konu ve görsellerden yana doğabilecek yasal sorumluluklar; paylaşan kullanıcıya aittir, TrendForum.Net yer sağlayıcı olduğu için hiçbir yasal sorumluluk kabul etmez. İllegal herhangi bir faaliyetin saptanması durumunda; İLETİŞİM sayfası üzerinden ulaşıldığı takdirde mesaj, konu ya da görsel; en fazla 48 saat içerisinde silinecek ve bildiriminiz üzerinden tarafınıza dönüş sağlanacaktır.
5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu gereğince sitemizde telif hakkı bulunan mp3,video v.b. eserlerin paylaşımı yasaktır. Yasal işlem olması halinde paylaşan kişi ya da kişilerin bilgileri gerekli kuruma verilecektir.
TrendForum.Net, lisanslı vBulletin® kullanmaktadır. Tüm hakları saklıdır. ©2022-2024
Tema Tasarım: Vision / Fibertus.Net